Haber Detayı

Başkanımızın Kader Arkadaşlarına Hitaben Beyanatı

Sevgili kader arkadaşlarıma hitaben…

Ben hasta olduğumu öğrendiğimde 41 yaşındaydım. 1 yaşında kucağımda bebeğim; 13 yaşında kızım vardı. Dünyanın, hayatın sonu sandım. 2 yıl tedavim sürer ve gittikçe hastalığım ilerler, kurtulamam diye düşünüyordum. Günlerce süren filmler, araştırmalar derken Cerrahım prof.Dr.Alper AKCAN ile tanıştım. İşte o an tüm korkularımın hepsi geçti. Titreyerek gittiğim hastaneden gülücükler saçarak çıktım. Ameliyatımda çok güzel geçti. Doktoruma minnettarım.

Sonrasında kemoterapiler aldım. Saçlarım döküldüğünde tekrar psikolojim bozuldu ve yine kurtulamam gibi korkular sardı. Otuz gün ışın (radyoterapi) aldım. Bu süreçte Yozgat’ta yaşarken Kayseri’ye gidip geldim. Her hastaneye gittiğimde hastalığıma aldırmadan onunla geçirdiğim son zamanlar düşüncesiyle; bebeğimide kucağımda götürüp getiriyordum. Tedavi gören hastaları, iyileşenleri gördükçe umutlandım. Tedavim bitip Yozgat’a Döndüğümde dilimin döndüğünce bu hastalığı yaşayan ulaşabildiğim insanlara bu sürecin geçici bir durum olduğunu, bir gün biteceğini anlatıyordum. Bir gün bir kanser hastasının benimle görüşmek istediğini bir kişi aracılığıyla duydum. Akşam misafir edeceğim ve hiç tanımadığım arkadaşıma yaşadığım tüm zor günleri anlatmayı düşünüyordum. Zil çaldı. Kapıyı açtım. İçimi dökecektim ama gelen hasta beni görünce o kadar çok sevindi ki ‘’ Ne kadar da sağlıklısın.’’ Dediği an yaşadığım kötü şeyleri anlatmak yerine ona umut olmaya karar verdim ben ikramlarda bulundukça, ayakta durdukça arkadaşım beni hayranlıkla izliyordu ve için böylece hastalığımın hep olumlu yönlerini konuşmaya karar verdim.

Daha sonra telefonlarım o kadar çok çaldı ki; bir çatı altında toplanalım diyenler oldu. Böylece bir kar topu misali gitgide büyüdük ve bir dernek adı altında toplanma kararı verdik. Aynı süreçlerden geçen bizim ulaşamadığımız insanların dernek kanalıyla bize daha rahat ulaşmasını sağlayacağını düşünerek ilk adımlarımızı attık.

Derneği kurduğumuz arkadaşlarımızdan birinin kanser olduğunu öğrenmemiz ise çok bir zaman almadı. Böylece ilk yapacağımız programımızı en içimizden başlayarak; Psikologlarımız ve Onkoloji Doktorumuzunda katılımıyla dernek arkadaşımıza hitaben yaptık. Tedaviyi kabul etmeyerek, doğal ilaçlarla hastalığı yenebileceğine inanan arkadaşımızı, doktora gitmesi için ikna etmek hiçte kolay olmadı ama biz dernek olarak bunuda başarmıştık. Programa geldiği gün ise saçları dökülmüştü. Boynumuza sarılarak saatlerce ağladı, ağladık ama merak etmeyin o günleri şuanda gülerek anıyoruz.

Bir araya gelip etkinlikler yaptığımızda rahatlıyor ve hastalığımızı unutuyoruz. Yeni hastalarada hangi yoldan yüreyeceğini tavsiye ediyoruz. Yaşadıklarımızı paylaşarak ve birbirimize tutunarak ayağa kalkabileceğimize inanıyoruz. Kanser öldürmez; geciken teşhis, yanlış tedavi öldürür veya tedavisi ağır olur.

Şimdi 1 yaşındaki bebeğim büyüdü. 13 yaşındaki kızım genç kız oldu ve şunu çok iyi gördüm ölüm gelip kapını çevirince; üzüldüğümüz her şeyin boşuna olduğunu görüyoruz ve diyoruz ki ; Dünya ne kadarda güzelmiş. Her tür kanserin kesin tedavisi bulunur, bu acı günlerimizde anılarımızda kalır.

Yozgat Kanser Hastaları Moral ve Motivasyon Derneği Başkanı

Ayşe Yurdagül Esengin